Demiştim ya dün on yüz milyon bin kart geldi diye, işte isbatı. Dumanlı postacı aşağıdan zile bastı ve dumanlarını savurarak "Bir sürü mektup bıraktım, inip al" dedi, evet "inip al" dedi, çok samimiyiz kendisiyle:) Esasen 2 gün önce uğrayıp bir paket ve bir kart bırakmıştı, devamını sorduğumda da "başka zarflar da var ama şimdilik bunları verdiler, ötekileri sonra getireceğim" diyerek gitmişti ve ne yalan söyleyim bir haftadan önce uğramasını beklemiyordum. 2 gün sonra tekrar geldi, bu erkencilikte rüşvet olarak ikram ettiğim çikolataların payının olduğuna eminim.
Beni mutlu eden bir kucak karta gelince: Artık gelenekselleşen mis kokulu sabunları ve çitlembik tohumlarıyla Mine Hanım'a, bir yılbaşı alışverişini betimleyen Unicef kartıyla Edabella'ya, karlar üzerindeki çam ağacıyla Burcu'ya, çam ağaçlı kartına eşlik eden iğne oyalı ayraç için Cep Aynası'na, ruhumda uçuşmasını umduğum kelebekleri için Hüznün Tadı'na, kızağındaki hediyeleri bana getirdiğini düşündüğüm Noel Baba'sı için Sittirella'ya, Monet'in sakin kar manzarasını bana ulaştıran Dışavurum'a, kozalakları ve mumları için Kendimle Monologlar'a, Esat Acet'in resmiyle Sycorox'a, Tombul yanaklı Noel Baba'sı ile SanatNotları'na, yeni yıl dileklerini en sevdiğim ressam Van Gogh ile yollayan Nazpek'e, sincapla sohbet eden Noel Baba için Bellanomisma'ya, desenlerine bayıldığım filli posta kartı için Verbavolant'a, Japon kızı şeklindeki şahane ayracı ve zarif kartı için A-H'ye, benim yılbaşı yemeği sonrası halime benzeyen koca göbekli ayısı için Parıldayan Çiçek'e, paltolu kardan adamı için Gülşah'a, ta İsviçre'den ulaşan Akşamsefası'na, etkinliğin düzenleyicisi Biraz Şöyle Biraz Böyle Banu'ya, rengarenk kartı için ccbulletin'e çok teşekkür ediyorum. Daha önce elime ulaşanlardan unuttuklarım olabilir, bu kartların devamı gelebilir. Bir süre sonra hepsini bir kolaj yaparak tekrar yayınlayacağım. Emeği geçen, katkıda bulunan herkese sonsuz sevgiler...