Bugün bir cami avlusunda toplandık uzun zamandır birbirini görmeyen arkadaşlar olarak. Kiminin saçı ağarmış, kimininki dökülmüş, kiminin göbeği haşmetlenmiş, kimi aksine zayıflayıp iğne ipliğe dönmüş, geçen yıllar yüzlere izlerini bırakmış. Başka bir sebeple biraraya gelsek o göbeklere bir fiske vurup "göbek mi, bebek mi?" diye sorabilir, zayıflayanlara "mankenliğe mi başladın?" diyebilir, çoluğu çocuğu sorgulayıp kahkahalarla görüşülmeyen günlerin acısını çıkarabilirdik ama cami avlusu buluşmaları ne yazık ki tatsız nedenlerle oluyor. En aşağı yirmi yıl birlikte çalıştığımız bir arkadaşımızı toprağa verdik bugün. Cenaze namazını beklerken insan geçmişe doğru bir yolculuk yapıyor. İkinci kat koridorunun sonundaki yer yetersizliği nedeniyle camla kapatılıp odaya dönüştürülen bölümündeki yerinde siyah takım elbisesi ile gözümün önüne geldi, koridorlarda kolunun altındaki dosyalar hızlı hızlı yürüyüşleri, öğretmenler kurulundaki konuşmaları, birlikte gidilen okul gecelerindeki kahkahaları, adeta okulda büyüyen oğluyla halı sahada yaptığı maçlar ve daha pek çok anı. Ne diyeyim nur içinde yat arkadaşım ve dilerim bir dahaki buluşma yüz güldüren bir sebeple olsun...
↧