Quantcast
Channel: LEYLAK DALI
Viewing all articles
Browse latest Browse all 1481

ŞEKER

$
0
0

Dün markette görünce kahvenin yanında yemek için fotoğraftaki jöleli şekerlerden aldım. Eve gelince attım ağzıma acilen 2 tanesini ama o eski tat yoktu ne yazık ki.

Çocukluğumda bayram yaklaşırken annemle babam oturup kimlere şeker götürüleceği konusunda istişarede bulunurlardı. Sonra belirlenen miktar babam tarafından çoğunlukla Hacı Bekir Şekercisi'nden temin edilirdi. Bazen ben de giderdim onunla birlikte. Ulus'taki Hal'in girişindeki şekerciye girerdik genellikle. Birer kiloluk beyaz karton kutularda olurdu şekerler. Çoğunlukla Hacı Bekir'in beyaz üstüne yeşil harflerle (belki de kırmızı tam anımsayamadım şimdi) Hacı Bekir yazan ambalaj kağıdıyla paketlenip istiflenirdi tezgahın üstüne. Ama annem o hazır paketlerin bayat olduğu inancına sıkı sıkıya sarılmış olduğu için tembihine uyar ve biz orada ayrıca paketletip alırdık. Bu durum tezgahtarın pek hoşuna gitmezdi doğal olarak ama ses etmez, raflardan altına bir sıra lokum dizilmiş, araya serilen ince kağıdın üstüne de çoğunluğu akideden oluşmuş, aralarına birkaç tane kağıtlı bonbon, birkaç tane jöle, birkaç tane de badem şekeri atılmış kutulardan birini alır, yeni baştan paketler, kırmızı beyaz sicimle bağlardı. Eğer birden fazla paket varsa onları üstüste koyar, hepsini tekrar paket kağıdına sarıp bağlar ve o bağcığın üstüne telden yapılma, üstüne silindirik karton yerleştirilmiş taşıma aparatını takardı. Bu benim soluğumu tutarak beklediğim andı. O aparatlara bayılırdım, bir tanesini bile saklamamış olduğuma yanarım. Sonra babam paketi o aparat yardımıyla eline geçirir ve bu defa Eyüp Sabri'nin yolunu tutardık. Onun tembihi de anneannemdendi, mutlaka limon kolonyası ve Eyüp Sabri'den alınacak. Aslında o Altın Damla severdi. Her yıl İzmir Fuarı'na gidenlere sipariş ederdi "Bana Altın Damla getirin" diye. Lakin o koyu altın renkli, adeta yoğun kolonya o kadar ağır kokardı ki anneannem misafirlere dökmeyip kendine saklıyor diye sevinirdim. Bak, şimdi bile geldi kokusu burnuma, felaket :) Her ne kadar sevmesem de  dikey çizgili, siyah kapaklı şişesi, kırmızı çiçek motifli siyah ve altın rengi etiketi ve ağır esans kokusuyla Altın Damla Kolonyası anneannemdir benim için.

O hevesle paketlenişini beklediğim şekerlerden hiç yemedim desem yeridir. Şimdi düşünüyorum da galiba o paketler yenmek için değil de götürülen evlerde dolaşıma girmek içindi :) Biri mutlaka anneanneme giderdi. Açıp ikram etmesini beklerdim ama anneannem kutuyu dolaba kaldırır, şekerlikteki eski şekerleri tutardı bize. Umudum oradan kalkınca mutlaka uğrayacağımız Niğdeli Pamuğun Sayimanımlarda yiyebilmekti. Lakin paket orada da içerki odaya götürülürdü. Aslında Sayimanımın ikramı daha lezzetli ve şıktı; gümüş oymalı şekerlik içinde çikolatin. Gel gör ki aklım beyaz kutuda ve onun içindeki jöleli şekerlerdeydi. Bayramın ilk günü dolaştığımız tüm evlerde hediye götürdüğümüz şeker kutusu açılmazdı, hepsi meçhule giden bir gemiye binip kaybolurdu:) Muhtemelen ertesi gün yapacakları ziyaretlere götürülecekti hiç dokunulmadan. Zira biz de öyle yapardık, aldığmız şekerler hatırlı kişilere hediye edilir, eve gelenler de yine bir başkasına götürülmek üzere kaldırılırdı. E o zaman herkes kendi şekerini kendi alsaydı ya, bir kere bile yiyemedim yahu, hala içimde :) İhtimaldir ki bizim götürdüğümüz şeker paketi ertesi bayram yine bize gelmiştir dönüp dolaşıp.

Bir jöleli şekerden nereye geldim, neyse bu arada şekerleri temize havale ettim tadını eskisine benzetmesem de, yarın yeniden alayım bari. Şeker gibi olsun gününüz...


Viewing all articles
Browse latest Browse all 1481

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Yildiz yükseltme


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue